KalDer Türkiye Kalite Derneği Bursa Şubesi
E-Bülten

Toplam Kalite Bir Yaşam Biçimidir

2024
Sayı:263

Erhan Ağbaba

Aile ve Evlilik Danışmanı

KalDer Bursa Şubesi

Eğitimde Kalite Uzmanlık Grubu Üyesi

Karşınıza Çıkan İlk Kişi Bir Narsistse Onunla Kesin Evlenirsiniz?

 

Narsizm kelime anlamı itibari ile özseverlik anlamına gelir. Kendini aşırı derecede sevme, önemseme ve özel görme diye de tanımlayabileceğimiz narsizm, adını mitolojik bir karakterden alır. Mite göre Narcissus adında dünya güzeli bir delikanlı suda kendi yansımasını görür ve hayran kalır. O kadar çok beğenir ki kendisini, sık sık suda ki yansımasını görmek için nehir kenarına gider. Kendine kavuşmak için tanrılara yalvarır. Fakat nafile artık seyretmek yetmez. O güzelliğe dokunmak ve kavuşmak ister. Derken nehre düşer ve ölür. Mitte de anlatıldığı üzere narsizm; kendine hayran olma ve aşırı değer verme halidir.

 

Aradığım kişi işte bu diyorsan, ifadelerinde mükemmel bir tablo sergiliyorsa ve saygı duymak zorunda kalıyorsan karşınızda ki kişi muhtemelen bir narsisttir. Ve bu etkilenme hali muhtemeldir ki sizi onunla bir ilişkiye sürüklemeye yeterde artar bile… Narsist kişi; duruşu, anlattıkları ve tavırlarıyla hemen dikkat çeker, çevresindekileri etkisi altına alır, bulunduğu ortamın ilgi odağı olur. Bu durum bir ilişkinin ilk adımı olan etkilenme ve hoşlanma beklentilerinin temelini oluşturur. Sonrasında aşkın verdiği sarhoşlukla “bunu kaçırmamalıyım hayatımın aşkı bu diyerek” durumu anlayamadan nikâh masasına oturabilirsiniz… Narsist bireyi tam anlamıyla ancak ilişkiye başladıktan veya evlendikten sonra tanıyabilirsiniz. İlişkinin başlarında bunu anlamak maalesef çok zordur. Ama ben yinede size fikir vermesi açısından bir değerlendirme yapacağım.

 

 

Kim zekâsı ve yetenekleri ile özel biri ile evlenmek istemez ki?

Narsistler kendini tek, biricik ve sahip olduğu özellikleri ile herkesten farklı bulma eğilimindedirler. Bu özel olma hallerini herkesin fark edemeyeceğini düşünürler. Hatta bunu fark edenlerin ise kendisi gibi özel olan insanlar olduğunu ifade edebilecek kadar da ileriye gidebilirler. Başka bir tuhaflık ise narsistlerin büyük bir kısmının gerçekten özel olmalarını düşündürecek kadar dikkat çekici yeteneklerinin ve zekâlarının olmasıdır. Genç yaşlarda çok ciddi başarılar elde edebilirler ve önemli pozisyonlara gelebilirler. Bu halleri onları bulunduğu ortamda ön planı çıkarır ki, zaten istedikleri karşısındaki etkilemek, hayran bırakmak, inandırmak ve güvendirmektir.

 

Kim sıradışı biri ile evlenmek istemez ki?

Narsistler karşısındaki kişiyi etkilemeyi çok iyi bilirler. Birden karşınıza çıkıverir ve ilişki o kadar ani gelişir ki anlayamazsınız. Bu süreçte sizi etkilemek adına o kadar özel şeyler yapabilir ve o kadar etkiyici sözler sarf edebilir sizde şüpheye yer bırakmayabilirler. Bir ay gibi kısa bir sürede kendinizi nikâh masasında bulabilirsiniz. Sizin için doğru kişi olduğunu düşündürmek için etkileyici şeyler yapabilir. Örneğin; doğmamış çocuklarına yazdığı mektupları sizinle paylaşabilir. Gelecekte hayatına girecek kişi için günlük tutmuştur bunu size hediye edebilir. Nefes kesici değil mi? Fakat bunları yapan evli ve çocuklu biri narsist de olabilir aman dikkat!

Kim genel kültürü yüksek biri ile evlenmek istemez ki?

Narsist bireyler her zaman bir bilen olma eğilimindedirler. Bu nedenle sinema, spor, bilim, psikoloji gibi ilgi çekmesi muhtemel alanlarda kendilerini çokça geliştirirler. Karşınızda çok şey bilen birçok konuda fikri olan birini görürsünüz. Asıl amaçları karşısındakini etkilemek, dikkat çekmek, övgü kazanmak ve hayranlık uyandırmaktır. Hele bir de sizin ilgi alanlarınızdan birini keşfetmişse bunun üzerinden sizi baştan çıkarabilir. Yeni tanıştığı bir erkeğin facebook profilinden spora ilgisi olduğunu ve Fenerbahçeli olduğunu öğrenen bir kadının, ikinci buluşmasında Fenerbahçe anahtarlığını haberi yokmuş gibi masaya koyması iyi bir örnektir. Yine karşısındaki kadının kişisel gelişime ilgisi olduğunu fark eden bir erkeğin önemli bir kişisel gelişimcinin seminerine iki bilet alıp hiç haberi yokmuş gibi kadını davet etme halini de örnek verebiliriz.

 

Kim enerjik ve sosyal biri ile evlenmek istemez ki?

Narsistler şu ana kadar bahsettiğimiz ihtiyaçlarını gidermek için insana ihtiyaç duyarlar… Kafeler, alışveriş merkezleri, caddeler gibi kalabalık mekanları ve parti, gezi gibi kalabalık aktiviteleri tercih ederler. Yeni tanıştığınız kişi sizi mekandan mekana, aktiviteden aktiviteye sürüklüyorsa tek amacı birlikte eğlenmek olmayabilir. Bulundukları kalabalık ortamlarda 'cool' olmayı tercih ederler. Bu sayede sizin, onun kolay insan olmadığını düşünmenizi sağlayıp daha fazla çaba harcamanızın yolunu açarlar. Örneğin; sizin yanınızda bir başkasının ona bakmasını sağlayacak şekilde davranıp siz bunu fark ettikten hemen sonra bundan rahatsızmış gibi davranabilir. Siz bir başkasının dikkatini çekebilecek kadar iyi fakat her şeye rağmen size sadık bir partnere sahip olduğunuzu düşünürken o aslında çok başka hesaplar yapıyor olabilir.

 

 

Kim her zaman duymak istediklerini söyleyen biri ile evlenmek istemez ki?

Narsistler çok iyi gözlemcidirler. Karşısındakini çok iyi analiz ederler. Onun zayıf noktalarını ve en önemlisi ihtiyaçlarını çok iyi belirler. Ve karşısındakini tam da onun ihtiyaçları üzerinden vururlar. Bu plandan hemen önce karşısındakini etkileri altına alarak mükemmel bir imaj oluştururlar. Bu imaj onların biraz sonra karşısındakine kuracağı cümlelerin önemini ve inandırıcılığını artıracaktır. Kendini çok çekici bulmayan bir erkeğe; “Çok çekici olduğunu düşünüyorum” diyen bir kadın cümlesi örnek olarak verilebilir. Veya güzellik konusunda takıntısı olduğunu fark ettiği bir kadına; “Güzelliğin nefesimi kesiyor!” cümlesi kuran bir erkek de örnek verilebilir. Cümlenin önemini artıran narsistin daha önceden karşısındakini kendine hayran bırakmasıdır. Cümlenin etkileyiciliğini artıran şeyse, o fark etmeden onun ihtiyacının giderilmiş olması veya zayıf noktasının güçlendirilmesidir. Bunu o kadar profesyonelce ifade ederler ki asla çözüldüğünüzü düşünmez ve gerçekten aradığınız kişi olduğunu düşünürsünüz. Narsistler çok iyi oyuncudur. Her zaman duymak istediklerinizi söylerler.

 

Kim herkesin hayran kaldığı biri ile evlenmek istemez ki?

Narsistler, övgü ile beslenirler. Bu ihtiyacı giderilmezse mutsuz olurlar. Bu nedenle kendi hayran kitlelerini oluştururlar. Yani onu öven, takdir eden kısacası onun üstünlüğünü ve farklılığını kabul eden bir kitleden bahsediyoruz. Narsistler kendilerini çok iyi idealize ederler bu nedenle çok çabuk dikkat çekerler. Bir ortama ilk girdiklerinde güvenli duruşları ve ifadeleri ile içinde bulunduğu ortamın ilgi odağı olurlar. Kendilerinden, başarılarından ve başkalarınca farklı kabul edilebilecek özelliklerinden çokça bahsederler ve dikkatleri kendi üzerlerine çekerler. Eğer anlatacakları bir şey kalmamışsa bu durumda çok kaliteli yalanlar söyleyebilirler ve kurgu yapabilirler. Övgü için kendini çarpıtma ve farklı gösterme eğimindedirler. Arkadaşlarınızla çıktığınız ilk yemekte herkes partnerinize hayran kalabilir hatta “sakın onu kaçırma” diye telkinde bile bulunabilirler.

 

Kim merak eden biri ile evlenmek istemez ki?

Narsistler çok meraklıdırlar. Karşısındakinin hayatına ilişkin birçok detay öğrenmek isterler. Bu nedenle yoğun derecede ilgi gösterebilir ve yakınlık duyabilirler. Sizinle ilgilenmesi merak etmesi çok hoşunuza gidebilir; fakat onun planı farklıdır. Bunun iki nedeni vardır: Birincisi sizin ona güvenmenizi sağlamak ikincisi ise gelecekte olası bir ilişkide sizi yönetmek ve sınırlandırmak için bilgi toplamaktır.

 

Kim cool biri ile evlenmek istemez ki?

Narsistler bir ilişki başlamadan önce albenisi yüksek bir karaktere bürünürler. İlişki başladıktan kısa bir süre sonra kendilerini özel bulma halleri ağır basar ve karşısındakini bu ilişkiyi o daha çok istiyormuş gibi bir duruma getirirler. Yaptığı esprilerde ve imalarda bunu görürsünüz. Örneğin bir kafede size derin derin bakıp dikkatinizi çektikten sonra başlayan bir ilişki için: “Artık kalabalık mekanlara gitmeyeceğim sürekli kesiyorlar beni… Dikkatli olmalıyım!” cümlesindeki mizah ve ima buna çok iyi bir örnek olabilir.

 

Kim kıskanan biri ile evlenmez istemez ki?

Narsistler çok kıskanç ve şüphecidirler. İlişkinin başında çok açık ve anlayışlı görünebilirler fakat yönetemedikleri ve kontrol edemedikleri hiçbir şey onlara mutluluk vermez. Kısa zamanda hayatınıza müdahaleler başlar. Önce ince bir mizahla başlayan bu serüven daha sonra sizi yokluğuyla cezalandırma, blöf ayrılmalar ve hatta fiziki münakaşaya varan bir hale dönüşür. Başlarda giyiminizi çok beğenen erkek arkadaşınızın eteğinizin boyu ile yaptığı bir espri ya da değerlendirme buna örnek verilebilir. Yine bir kadının erkek arkadaşının telefon görüşmelerinin çokluğuyla alakalı bir esprisi veya tespiti buna örnek verilebilir. Başlarda kıskandığını ve sahiplendiğini düşünürsünüz; fakat daha sonra bu yönetmeye dönüşür.

 

Kim şair ruhlu biri ile evlenmek istemez ki?

İlişkinin başlarında öyle aşk cümleleri kurar ki, bu kısa zamanda bunu nasıl hissetti diye dehşete düşersiniz. Aklınızı başınızdan alabilecek kadar etkilendiğinizi fark ettikten ve ilişki raya girdikten sonra yavaş yavaş içinize onu kaybetme korkusu eker. Örneğin, sizi aradığında müsait olmadığınıza ilişkin bir mesaj attığınızda karşılığın da iki üç gün telefonuna bakmayabilir. Ya da bir aktivitedesiniz ve ona onun istediği yeterli zamanı ayıramadınız bu durumda hemen bir aktiviteye katılır. Anlatılarında aktivite ortamına ilişkin detaylar anlatırlar. Mesela; “Kursta bir erkek var sürekli benimle ilgileniyor sinir oluyorum” cümlesini kuran kadının derdi “bak beni kaybediyorsun ona göre!” mesajı vermektir.

 

Kim sürekli sizi arzulayan biri ile evlenmek istemez ki?

Narsistler cinselliğe açtırlar. Bu nedenle cinselliği çağrıştıran sohbetleri çokça açarlar. Bu konuda çok cesur ve cüretkardırlar. Hemen yakınlaşmak ve birlikte olmak isterler. Eğer bir yakınlaşma yaşamışsanız sonrasında olmadık yerlerde sizden benzeri şeyler talep edebilirler. Eğer cinsel açıdan sık sık birlikte olmaya başlamışsanız yavaş yavaş sizden uzaklaşmaya başlar. Narsistler her zaman daha iyisini hak edeceklerini düşünürler bu nedenle yeni ve daha iyi bir partnerin peşine düşerler. Genellikle evli kişileri tercih ederler. Çünkü olası bir sorumluluktan ve düzenli bir ilişkiden kaçınırlar.

 

Kim güçlü bir karakterle evlenmek istemez ki?

Narsistler, çok güçlü görünürler. Bunu size kanıtlamak için çaba harcarlar ve gerekirse yalan söylerler. Siz onun çok güçlü bir karakter olduğunu düşünürken onun hesabı başkadır. Fakat bu imparatorluğu kurabilmek ve sürdürebilmek için ilişkinin en başından itibaren sizi güçsüz bırakmaya, yetersizlik duygusu yaşatmaya ve sürekli yardım ihtiyacı hissetmenizi sağlamaya çalışırlar. Sizin sorumluluklarınızı sizin yerinize yaparlar. Çayınıza şeker atarak başlayan bu süreç daha sonra “sen beceremezsin ben yaparım”a dönüşür.

 

Bu tespitlerin dışında narsistler için şunlar söylenebilir:

  • Narsistler asla bir kişi ile yetinmezler her zaman arayış içindedirler. Hatta siz yanındayken bile çevresini davetkar gözlerle kesebilirler.
  • Narsistlerin büyük bir kısmına bağımlılıklar eşlik eder. Sigara, alkol gibi bağımlılıkların yanı sıra cinsellik gibi bağımlılıklarda görülebilir.
  • Narsistler her zaman daha iyisini hedefler. Bu nedenle aldatmaya çok açıktırlar.
  • Çok yalan söylerler. Karşısındakini etkileyebilmek ve hayranlık kazanabilmek için ihtiyacı olsa da olmasa da yalan söylerler.
  • Narsistler yönetmeyi ve emir vermeyi çok severler. Bu nedenle yönetebilecekleri ve emir yağdırabilecekleri bir mesleği seçerler. Eğer böyle bir meslek edinmemişse edindikleri meslekte bunu yaparak çok sık çatışmalı durumlar yaşayabilirler.
  • Narsistler her şeyi her şekilde eleştirme eğilimindedirler. Çünkü kendisi her şeyi herkesten daha iyi bilebilecek kadar zeki ve yeteneklidir. Mizah anlayışı bile eleştiri üzerine kuruludur. Yaptığı esprilerde her zaman bir yergi vardır.
  • Çok meşgul görünürler.
  • Empati kuramazlar.
  • Komplekslidirler.
  • Kavgacıdırlar.
  • Hırslıdırlar.

Özetle, karşılaştığınız ilk kişi ayaklarınızı yerden kesecek kadar sizi etkiliyorsa yukarıda yazdıklarımı bir düşünün?Kontrollü olun ve tanımadan geleceğe yönelik planlar yapmayın. Kendinize ve kalbinize güvenin ve zaman tanıyın. O sizi doğru karara götürecektir.

Geri