KalDer Türkiye Kalite Derneği Bursa Şubesi
E-Bülten

Toplam Kalite Bir Yaşam Biçimidir

2024
Sayı:263

Dr. Bülend Özbilgin

Aile Hekimi

KalDer Bursa Şubesi Sağlıkta Kalite Uzmanlık Grubu Lideri

 

Akılcı Olmayan İlaç Kullanımı                      

Silahlarımızı Kaybetmeyelim

                                  

Yanlış ve gereksiz ilaç kullanımı dünyada olduğu gibi Türkiye’de de halk sağlığını etkileyen ciddi bir sorundur. Son zamanlarda yazılı ve görsel basın yolu ile, kamu spotları ile antibiyotik kullanımı ile ilgili farkındalık oluşturulmaya çalışılmaktadır.

 

Türkiye’de ve dünyada hala en çok tüketilen ilaçların başında açık arayla antibiyotikler gelmektedir ve son 15 yılda antibiyotik kullanım oranları  ise %36 oranında artmıştır.

 

Ülkemizde son yıllara kadar pek üzerinde durulmayan gereksiz antibiyotik kullanımı,  son yıllarda tehlikenin fark edilmesiyle zaman zaman gündeme gelmeye başlamış olsa da “Akılcı olmayan ilaç” kullanımına bağlı bazı ilaçlara karşı önemli dirençler oluşmaya başlamış, buna bağlı hastalıkların tekrarı, iyileşme sürelerinin uzaması ve tedavi maliyetlerinin artması açınılmaz olmuştur.

 

Antibiyotik tüketiminde yaşanan bu yüksek artış sonucu yaygınlaşan dirençli bakteriler nedeniyle, sadece Avrupa bölgesinde her yıl ortalama 25 bin kişinin öldüğü tahmin edilmektedir.

 

Antibiyotiklerin akılcı kullanımı, öncelikle gereksiz antibiyotik kullanımını en aza indirmeyi, genel olarak her alanda (insanlarda, veteriner hekimlikte, tarım, hayvancılık, tekstil vb. sektörlerde) antibiyotik kullanımını azaltmayı ve bu sayede doğada bulunan antibiyotik miktarını kontrol altına almayı gerektirmektedir. Burada insan tedavisinde antibiyotik kullanımı prensiplerini kontrol etmek sonuca daha etkin ve öncelikli ulaşmayı sağlayabilecek gibi görünmektedir.

 

Akılcı olmayan ilaç kullanımı ve antibiyotik direnci tüm dünyanın olduğu gibi ülkemizin de karşı karşıya olduğu önemli sağlık sorunlarındandır. Bu bağlamda Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) önerileri doğrultusunda Ülkemizde sağlık çalışanlarında ve halkımızda akılcı ilaç kullanımı yönünde davranış değişikliği oluşturma hedefiyle “Akılcı İlaç Kullanımı (AİK) Ulusal Eylem Planı 2014-2017” hazırlanmış ve uygulamaya konulmuştur. 

 

OECD’nin Dünya genelinde gerçekleştirdiği bir araştırmaya göre Türkiye Dünya gereksiz antibiyotik kullanım oranı en yüksek olan ülkeler arasındadır. Antibiyotik kullanımı konusunda ne yazık ki Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada yer almaktayız. Ülkemizde her gün, bin kişiden 42,2'si antibiyotik kullanmaktadır. 2015 yılında antibiyotiklere bir milyar 21 milyon 998 bin lira harcanmıştır. Yaklaşık her üç reçetenin birinde antibiyotik yer almıştır. 2015 yılında 208 milyon kutu civarında antibiyotik kullanılmıştır.

 

Bursa ise antibiyotik tüketiminde Türkiye ortalaması civarındadır. Kasım 2016 verilerine göre Türkiye ortalaması yüzde 30.66 iken il ortalamamız yüzde 30.11 civarındadır.

 

Ne Yapabiliriz;

Antibiyotikler yapıları gereğince sadece bakteriyel hastalıklarda işe yaramaktadır. Virüs kökenli grip, nezle gibi hastalıklarda ise hiçbir işe yaramadığı gibi, vücudun bakterilere karşı olan direncini düşürüp, iyileşme sürecinin  daha da uzamasına neden olmaktadır.

 

Ülkemizde hem hastanede hem de ayaktan hastalarda antibiyotik kullanımının acilen yasal düzenlemelerle kontrol altına alınması, toplumun bilinçlendirilmesi, hekimlerin eğitimi, kampanyalar gibi yöntemlerle kullanımın azaltılması gereklidir.

-        Hekim reçete etmedikçe ve eczacıya danışılmadıkça asla antibiyotik kullanılmamalıdır. 

-        El yıkama, gıda hijyeni, hasta insanlardan uzak durma ve aşılanma gibi enfeksiyon önlemlerine daha fazla uyularak enfeksiyonların yayılımı azaltılmalıdır.

-        İlaçlar doğru yoldan, doğru zaman aralıklarında, doğru dozda ve belirtilen süre boyunca kullanılmalıdır.

-        Hasta kendisini iyi hissetse bile tedaviyi hekimin belirttiği süreden önce sonlandırmamalıdır. Aksi halde antibiyotik direnci gelişebilir.

-        Özellikle grip ya da nezle gibi virüslere bağlı solunum yolu enfeksiyonlarında antibiyotiklerin
tedavide yeri olmadığı unutulmamalıdır. Bu hastalıklarda hastalığın ilerlememesi, enfeksiyon etkeninin topluma yayılmaması için yatak istirahati, izolasyon, C vitamininden zengin beslenmek ve bol sıvı alımı genellikle yeterli olmaktadır

-        Komşusuna iyi gelen ilacın kişinin kendisine zarar verebileceği unutulmamalıdır. Başkasının antibiyotiği kullanılmamalıdır.

-        Daha önceki bir hastalıkta kullanılan antibiyotiğin, tekrar benzer hastalığa yakalanılsa bile
hekime danışmadan kullanılmaması gerekir.

-        İlaçların hastane ve eczane ortamından çıktıktan sonra, uygun olmayan saklama koşullarında etkinliğinin azalabildiği, hatta zararlı etkilerinin ortaya çıkabileceği akılda tutulmalıdır.

 

Unutmayalım ki tek silahımız olan antibiyotik bir gün ciddi bir enfeksiyonda kendimize ya da bir yakınımıza lazım olacak ancak işe yaramıyor olabilecektir.

Geri